|


Her Yarışı Kazandıran Anahtar

Giriştiğimiz herhangi bir işte veya peşinden koştuğumuz herhangi bir hedefte inanılmaz büyük başarılar elde edebileceğimiz gibi ve büyük yıkımlarla da karşılaşabiliriz. Bir yerlere gelen herkes bu iki durumu kaçınılmaz olarak yaşamıştır. Fakat büyük başarılar kazandıkları durumda istisnasız hepsi basit, güçlü bir yeteneği öğrenmiştir ve uygulamıştır. Gerçek şu ki bu özelliğin kullanılması durumunda sonuçta olağanüstü başarılar gelirken o olmadan hemen hemen hiçbir kayda değer başarı elde edilememektedir. Maalesef bin kişiden sadece biri bunu tam olarak kullanmaktadır. İyi haber ise bu yeteneğin kolaylıkla öğrenilebileceği ve kişinin geçmiş eğitim ve IQ’suna bakmadan herkes tarafından  uygulanabilmesidir. Bu özellik özenle, akıllıca ve sebat ederek mükemmel ürünler ve hizmetler elde etmek için yoğun çalışmadır. Makalemiz boyunca bunu kısaca ‘ideal çalışma’ olarak adlandıracağım.  

Hepimizin tabiatında daha kolay yolları izlemek vardır. Daha az eforla, daha kısa zamanda çok şey elde etmek isteriz. Bu bizim yapımızdır. Yine de doğal eğilimimize rağmen daha zor bir yolu tercih edebilir ve herhangi bir projede, teşebbüste veya hedefe ulaşmada ideal çalışma örneği sergileriz. Sonuçta hayatımızın herhangi bir önemli alanında inanılmaz kazançlar elde ederiz.

Öncelikle yola çıkmadan önce ‘ideal çalışma’ kavramını tam olarak anlamamız gerekiyor. İngilizcede ‘diligence for excellence’ olarak geçen bu kavram sözlükte ‘mükemmele ulaşmak için ısrarlı ve yoğun çalışma çabası’ olarak açıklanmakta. Buna akıllıca ve zekice çalışmayı da eklemek gerekiyor. Ayrıca titizlik, dürüstlük, mükemmellik ve dikkatlilik ‘ideal çalışma’nın parçaları. Yine de tüm bunlar ‘ideal çalışma’yı tam olarak ifade etmiyor. Oldukça saf ve doğru da olması gerekiyor. Toprakla ve kaya ile karışık altın madenini saflaştırırken nasıl kirli şeyleri yüksek ısıda eritip uzaklaştırıyorsak ‘ideal çalışma’ya ulaşmak için projemiz doğrultusunda gereksiz her şeyden uzaklaşmamız gerekiyor. Çalışmanın doğru olmasına gelince süratlice, etkili, istenen veya beklenilene bakılmaksızın mümkün olabilen en yüksek standartlarda, zamanında yapmaktır. Özetle gerçek ‘’ideal çalışma’’ ile; ısrarlı, akıllı, iyi planlanmış, mükemmel kalite ve saflıkta, zamanında yapılmış doğru çalışma anlaşılmaktadır. Ve iyi haber: ‘İdeal çalışma’ öğrenilebilir bir yetenektir.

Bu açıklamalara bakarak kendimizin bu özelliklere sahip olamayacağını düşünmeyin. Uzmanlar isteyen herkesin ‘ideal çalışma’yı öğrenip uygulayabileceğini söylüyor. Daha kolay yollara girmek insanın doğasıdır. Akıntıya karşı koyarak ideal çalışmayı seçmek için motivasyona ihtiyacımız var. Peki bu motivasyon nedir? Gerçek ideal çalışmayla çok kıymetli ödüller bizi beklerken o olmadan üzüntülü sonuçlara hazır olalım. İşte bu ödüllerden bazıları: Herhangi bir teşebbüste diğerlerine karşı kesin bir üstünlük, avantaj sağlarsınız. İşleri, insanları kontrol altında tutarsınız, aksi taktirde onlar size kontrol altına alır. Gerçek tatmin duygusuna sahip olursunuz, hiçbir şeyde doyumsuzluk içinde olmazsınız. Diğer insanların ve yetkililerin saygı ve hayranlığını kazanırsınız. İhtiyaçlarınız giderilir. Sürekli, artan bir şekilde başarı grafiğiniz olur, kolay yoldan kazanılanlar kolay elden çıkar. Çabalarınız mutlaka kazanca dönüşür, diğer taraftan sadece konuşmak ucuz ve kolaydır ve sadece yoksulluğa yol açar.

Esasında mesleğinde kazançlı olmayanlar ve evliliğinde arzu ettikleri mutluluğu bulmayanlar büyük ihtimalle ideal çalışmayı yapmamışlardır. İdeal çalışan tüm zamanını planlar ve işlerinde mükemmeli yakalayacak şekilde hazırlık yapar, acelecilik yapmaz, danışmadan karar almaz, yürekten çalışır. Diğerleri bir gün yapacakları şeyler hakkında sürekli konuşur

Hayatta en büyük motivasyonlarımız kazanma arzusu ve kaybetme korkusudur. Yukarıda belirttiğimiz ödüller sizi ideal çalışmaya motive edemediyse belki ideal çalışma olmadan ortaya çıkacak sonuçları bilmeniz sizi motive edebilir. Bunlar arasında: Kaçınılmaz bir şekilde ziyan içinde olursunuz. Yönetilirsiniz,, herkesin kontrolü altına girersiniz.  Her şeyde açlık içinde kıvranırsınız fakat çok az şeyle yetinirsiniz. Anlayışınız, basiretiniz azalır. Zenginliğiniz ve geleceğe güveniniz kaybolur. Çabalarınız boşa gider.

Gerçek ideal çalışmayı hayatınızın her alanına nasıl getirirsiniz? Uzmanlar bunun dört basamağı olduğunu, herkesin bunları kullanabileceğini söylüyorlar. Bu arada yol üzerindeki dev bir engeli aşmak gerektiğini de belirtiyorlar. Bu dev engel daha kolay yolu tercih etmeye kalıtsal eğilim, yani içimizdeki tembelliktir. Çok azımız kendimizi tembel olarak görürüz. Gerçekte hepimizin içinde tembellik tohumları vardır. Bunların üstesinden gelinmezse hayatımızın bir bölümüne zarar verecek şekilde büyürler. Başıboş bırakılırlarsa bir kısım potansiyelimizi öldürebilirler. Nitekim profesyonel yaşamında çok başarılı olmuş bazı kişiler evlilik hayatlarında oldukça mutsuz olabiliyorlar. Tembellik tohumlarının üstesinden gelerek ideal çalışma tohumlarını yerleştirmek için tembelliğin temel nedenlerini  bilmek ve üstesinden gelmek gerekiyor.

Tembelliğin dört temel nedeni bulunuyor: Bencillik, kibir, bilgisizlik ve sorumsuzluk. Hepimiz doğal olarak olayları kendi bakış açımızla değerlendiririz ve öyle davranırız. İlişkide olduğumuz herkesin ve bizim yararımıza olacak şekilde davranabilirsek bencillikten kurtulabiliriz. Sıklıkla kendimizi daha akıllı, daha bilgili olarak görürüz ve nasihat alma ihtiyacı hissetmeyiz. Kabul etmeliyiz ki bizden daha bilgili ve akıllı insanlar vardır ve önemli işlere kalkışmadan önce biraz gururumuzu kırarak onların deneyimlerinden, danışmanlıklarından ve beyin güçlerinden yararlanmalıyız. İlgilendiğimiz işlerde derinlemesine bilgi sahibi olmayı hayat tarzımız haline getirmek ve gereken işleri gereken zamanda yapma becerisine sahip olarak bilgisizlik ve sorumsuzluktan kurtulabiliriz.

Bütün bu bilgilerden sonra gerçek ideal çalışmaya nasıl sahip olabiliriz? sorusunu cevaplamak gerekiyor. Buna sahip olmak biraz zaman almakla beraber  hayatınızın önemli alanlarında günlük ideal çalışma alışkanlığını uygulamanız durumunda günler içinde başarılı olabiliyorsunuz. İşlerimizde, mesleğimizde, evliliğimizde ve hatta inandığımız dini alanda ideal çalışmayı başlatacak dört basamağı süratle kullanabiliriz.

Basamak 1. Asla ertelemeyin. Bu dünya üzerinde sınırlı bir zaman dilimine sahibiz ve geçen her gün bizi bu dilimin sonuna biraz daha yaklaştırıyor. Saat devamlı çalışıyor ve geçen her gün bir daha geri gelmiyor. Uyanın ve şimdi hayatınıza ideal çalışmayı getirin. Hayatınızın, tutumlarınızın, değerlerinizin ve zamanı nasıl harcadığınızın sorumluluğunu alın. Sevgili Peygamberimizin ‘Yarın yaparım diyen helak oldu’ sözünü kendimize rehber edinelim.

Basamak 2. Vizyonunuzu belirleyin. Vizyonumuz yoksa yönümüzü, motivasyonumuzu, coşkumuzu, enerjimizi, neşemizi kaybederiz. Vizyonumuzu net olarak belirlediğimizde ise bütün bunlara sahip oluruz ve enerjimiz katlanır. Vizyonun belirlenmesi ideal çalışmanın temel bileşenidir ve başarmayı istediğiniz net bir vizyona sahip değilseniz gerçek ideal çalışmaya ulaşmanız imkansızdır.

Basamak 3. Danışın. Herhangi bir önemli işte bilenlere danışmadan, sormadan, yardım almadan ideal çalışma mümkün değildir. Hepimiz çok az şey biliyoruz. Birçoğumuz çok az konuda derinlemesine bilgi sahibiyiz ve diğer milyonlarca işte tamamen bilgisiziz. Gerçek ideal çalışma yaptığımız her şeyde mükemmelliği gerektirir. Mükemmelliği yakalamanın tek yolu gerekli bilgi ve yetenekten yoksun olduğumuz alanlarda danışman ve/veya etkili ortak aramaktır. Ortaklıktan kastedilen vizyonumuzu yerine getirmede mükemmelliğe ulaşmak için ihtiyaç duyduğumuz bilgi ve beceriyi bize sağlayan herhangi biridir. Tarih boyunca en başarılı insanlar başkalarının yardımına gerek duymuştur ve bu yardımı almıştır.

Basamak 4. Bilge insan olmaya çalışın. Temel değerleriniz olsun ve hayatınızı onun üzerine inşa edin. Gerçek bilgelik toprak altında saklı bir hazine gibidir ve onu aramak çok keyiflidir, bulunca da mükemmel ödüle sahip oluyorsunuz. Sonraki haftalarda bu konuya ayrıntılı girmeyi düşünüyorum 

Not: Geçen haftaki yazıya bazı yorumlar geldi. Hepimiz zaman zaman olumsuz düşünceler içinde olabiliyoruz, bu son derece normal. Fakat bu düşünceler olumlu duyguların önüne geçmemelidir, aksi taktirde hemen her konuda mutsuzluk kaçınılmaz oluyor. Dünya hayatı çok kısa. Burada yazdıklarım genellikle birçok kişi tarafından kabul edilen değerler ve bunlara ulaşmak biraz zor olsa da ödül çok büyük. Kendi işimden bahsederken -ki herkes biraz kendinden bahseder- sadece danışmanın önemini vurgulamak istemiştim, farklı düşüncelere yol açmış.  

Bayramınızı candan tebrik ediyor sağlıklı, huzurlu, mutlu günler diliyorum.

Dr. Metin YILDIRIMKAYA

Bu yazı 4485 defa okundu.


Yazarın diğer yazıları :

Yorum yapın :