|


Göğüs Hastalıkları Uzmanı Olunur Mu?

Göğüs Hastalıkları branşı ülkemizde özellikle 1950’li yıllardaki Veremle Savaş başlığı altında önem kazanan ve sonrasında Verem Hastaneleri’nin Göğüs Hastalıkları hastanelerine dönüşümü ile gelişen bir branştır. Avrupa ve özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde Dahiliye’nin (İç Hastalıkları) bir branşı olarak geçmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde 3 yıllık İç Hastalıkları eğitimi üzerine bir üst ihtisas dalı olarak 2 yıl Göğüs Hastalıkları eğitimi alınarak Göğüs Hastalıkları Uzmanı olunmaktadır. Yine Amerika Birleşik Devletlerinde İç Hastalıkları eğitimi tamamlandıktan sonra 3 yıl süreyle Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım üst ihtisas eğitimi veren programlar da vardır. Avrupa’da ise tam bir eğitim birlikteliği olmamakla birlikte genelde öncelikle yoğun bir İç Hastalıkları eğitimi üzerine Göğüs Hastalıkları Uzmanı olunabilmektedir. Ülkemize baktığımızda ise Göğüs Hastalıkları İç Hastalıklarından bağımsız ayrı bir ana bilim dalıdır. 2002 Haziran ayına kadar 4 yıl olan ihtisas süresi bu tarihte 5 yıla çıkarılmış. Daha sonra da belli dönemlerde uzman ihtiyacına göre bazen 4 yıl, bazen 5 yıl olarak ihtisas süreleri üzerinde değişiklikler yapılmıştır. 2013 Haziran itibariyle şuan için eğitim süresi 2011 yılındaki Danıştay kararı ile 5 yıl olup, 03.05.2011 tarih ve 185 No’lu Tıpta Uzmanlık Kurulu Kararıyla Göğüs Hastalıkları rotasyonları da belirlenmiştir. Bu tablo aşağıda belirtilmiştir. Dış Rotasyon süresi 12 aydır. Kalan 4 yılda Göğüs Hastalıkları eğitimi alınmaktadır.  

Dünyada yan dalları ile yükselen bir branş olan Göğüs Hastalıkları’nın özellikle yurtdışında (ABD, Kanada ve birçok Avrupa ülkesinde) bir çok yan dalı bulunmaktadır. Bunlar arasında İç Hastalıkları ve Göğüs Hastalıkları yaptıktan sonra yapılabilen Yoğun Bakım (1-2 yıllık eğitim), Uyku Bozuklukları (1 yıllık eğitim), Torasik Onkoloji (Akciğer kanseri kemoterapisi ve takibi-1 yıllık eğitim), Meslek Hastalıkları (1 yıllık eğitim), Alerji-İmmunoloji (1-2 yıllık eğitim), Girişimsel Pulmonoloji (stent, lazer tedavisi, bronkoskopi ileri uygulamalar-1 yıllık eğitim) sayılabilir. Ülkemizde bu Göğüs Hastalıkları yan dallarından (üst ihtisaslarından) şuan için kabul görenler Yoğun Bakım (Göğüs Hastalıkları üzerine 3 yıllık eğitim), Meslek Hastalıkları (Göğüs Hastalıkları üzerine 3 yıllık eğitim), ve İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları (Göğüs Hastalıkları üzerine 3 yıllık eğitim)  olarak sayılabilir.

Performansa Dayalı Sağlık Hizmetleri’nin benimsendiği ülkemizde, Göğüs Hastalıkları branşı yapılan bronkoskopi, plevra biyopsisi, yoğun bakım işlemleri, mekanik ventilasyon gibi riskli girişimsel işlemlere sahip olmasına rağmen, risk katsayısı yeterince anlatılamadığı için şuan için gerek üniversite hastanelerinde, gerekse eğitim araştırma ve sadece hasta hizmeti veren devlet hastanelerinde döner sermayeden en düşük performans puanlarını almakta ve dolayısıyla en düşük döner sermaye gelirine sahip ana dallar arasında yerini korumaktadır. Bu açıdan Göğüs Hastalıkları her ne kadar tüm dünya gerek hastalıklarının yükü (KOAH, Akciğer Kanseri, Tüberküloz, Astım gibi) gerekse yan dalları ile yükselen bir branş olsa da, ülkemizde şuan için hakkettiği yerde görünmemekte ve tercih edilen bir branş olmaktan özellikle son yıllarda çıkmaktadır. Yan dalları ve şuan için uygulanan performansa dayalı sistemde yeni açılım ve kazanımları olmadığı müddetçe de Tıpta Uzmanlık Dalı’nda “hiç olmazsa Göğüs Hastalıkları Uzmanı olayım” dan öteye geçemeyeceği açık olarak görülmektedir. Ancak kantiteden yani nicelikten çok, kalite yani niteliğin önem kazandığı  dünya sağlık sisteminde idealist, hasta merkezli ve iyi eğitimli Göğüs Hastalıkları Uzmanları’nın tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de hak ettiklere yere gelmeleri için bu branşa gönül vermiş hekimlerin konsensüs ve uyum içinde çalışmalarının, idealist pratisyenlere bu branşın sevdirilmesinin gerekliliği açıktır. Göğüs Hastalıkları branşındaki asistan kontenjanı da hızla düşmekte ve kliniklerin nöbet sayılarında alttan asistan gelmediği için olması gereken azalma mümkün olmamaktadır. Bu durum da haklı olarak memnuniyetsiz bir göğüs hastalıkları asistan topluluğu oluşmasına sebep olmaktadır.  Tüm bunlar düşünüldüğünde mevcut sistem içinde yazının başlığındaki “Göğüs Hastalıkları Uzmanı olunur mu?” sorusunun cevabı şuan için maalesef “HAYIR” gibi durmaktadır. Ancak geleceği düşünerek, ilk tercihi yıllar önce Göğüs Hastalıkları olan ve bu branşa gönül vermiş bir Göğüs Hastalıkları Uzmanı olarak benim cevabım umutlu bir şekilde EVET’tir.

Dr. Mustafa EROL

Bu yazı 42117 defa okundu.


Yazarın diğer yazıları :

Yorum yapın :